- konuşarak
- 1. wording (prep.) 2. talking (prep.) 3. speaking (prep.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
lakırtıya tutmak — konuşarak oyalamak Şükran, elleri atımın dizgininde, beni bırakmıyor, lakırtıya tutuyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
LİSANEN — Konuşarak. Dil ile. Söz söyleyerek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Turkish grammar — This article concerns the grammar of the Turkish language. A companion to this article is Turkish vocabulary. Three features that, together, distinguish Turkish from many other languages are the following: #Turkish is highly agglutinative: its… … Wikipedia
Melih Cevdet Anday — Born March 13, 1915(1915 03 13) Istanbul, Turkey Died November 29, 2002(2002 11 29) (aged 87) … Wikipedia
aydın — sf. 1) Işık alan, ışıklı, aydınlık Aydın bir oda. 2) Kültürlü, okumuş, görgülü, ileri düşünceli (kimse), münevver Akşam gazetesi, yurt aydınlarıyla konuşarak bizde niçin yazar yetişmediğinin sebeplerini araştırdı. O. V. Kanık 3) Kolayca… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bildirmek — e 1) Herhangi bir şeyi haber vermek Anası böyle söyledi, gene de gidip kocasına bildirdi. M. Ş. Esendal 2) nsz Herhangi bir konuda bilgi vermek Gönderdiğim mektubun bir ehemmiyeti yoktur, diye bildir, dedi. F. R. Atay 3) i Anlatmak, ifade etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hatip — is., bi, Ar. ḫaṭīb 1) Bir topluluk karşısında etkili, açık, düzgün konuşarak düşüncesini anlatmada, duygusunu aşılamada yetenekli kimse, konuşmacı Bu genç doktor, birçok meslektaşları gibi biraz da hatipti. Ö. Seyfettin 2) din b. Cuma ve bayram… … Çağatay Osmanlı Sözlük
masa başında — zf. Uygulamaya yönelik olup olmadığına bakmaksızın tartışarak, konuşarak, görüşerek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mümkün mertebe — zf. Olabildiğince, yapabildiği kadar İçinin sıkıntısını ondan mümkün mertebe gizlemeye çalışarak, dereden tepeden konuşarak oyalandı. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
nokta — is., Ar. nuḳṭa 1) Çok küçük boyutlarda işaret, benek 2) Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret 3) Yer Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. A. Haşim 4) Konu, konu ile ilgili önemli bölüm Genç adam, o… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Pişekâr — is., öz., Far. pişekār Orta oyununda Kavuklu ile karşılıklı konuşarak oyunu açan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük